23 Ekim 2009 Cuma

350 hemen şimdi

Çevreye duyarlısınız, küresel iklim değişikliğinin dünyayı yaşanabilir bir yer olmaktan çıkarabileceğini düşünüyorsunuz. Kopenhag toplantıları yaklaşıyor ve hükümetlerin iklim değişikliği ile mücadele etmek için daha çok sorumluluk almasını istiyorsunuz. Bir süredir belki 350 rakamını duyuyorsunuz. Atmosferdeki karbondioksit miktarını 350 parça/milyona indiremezsek dünyamızın yaşamasına imkân veren yapısını tamamen kaybedebileceğimiz kulağınıza çalındı. Bir şeyler yapabileceğinizi düşünüyorsunuz ama problem çok byükü, küresel, hükümetler sizi bu konuda temsilden uzak. Kocaeli’nde yaşıyorsunuz, Eskişehir’de, Ankara’da, Bursa’da, İstanbul’da. Bugün sesinizi duyurmak için çok özel bir gün. 177 ülkede 5000 etkinlik düzenleniyor ve Türkiye’de bu küresel eylemin bir parçası olarak etkinlikler düzenleniyor. Ankara’da, İklim için Gençlik Girişimi 350 bisikletiyle Gençlik Parkı’ndan Meclis’e pedal çevirecek.İstanbul’da Küresel Eylem Grubu, “güneş, rüzgar, 350 hemen şimdi” pankartı ile saat 16’da Galatasaray Lisesi önünde buluşuyor. İzmirliler 15’de Yakın Kitabevi’nde buluşuluyor ve Kordon'da çimlerin üzerinde bedenleriyle 350 yazacaklar. Bursalılar ise saat 17’de Heykelin önünde basın açıklaması yapacaklar ve " güneş, rüzgar, 350 hemen şimdi" diyecekler. Diğer etkinlikler için www.350.org/map#/map/39.911761/32.854239/7adresini ziyaret edebilirsiniz, hatta kendi etkinliğinizi siteye kaydedip fotoğraflarınızı bütün dünyadan 350 hareketine katılanlarla paylaşabilirsiniz.

19 Ekim 2009 Pazartesi

Haftanın Yeşil Gündemi

Greenpeace, hükümetin nükleer santral planlarını tarihin tozlu raflarına göndermek için harekete geçiyor. Hedef, nükleer masala inanmadığını ve geleceğini nükleer riskler ile karartmayı reddettiğini haykıracak 1 milyon insanı bir araya getirmek!
Greenpeace bugün hükümetin nükleer santral planlarına karşı bir kampanya başlatıyor. Kirli, tehlikeli ve pahalı olduğu kanıtlanmış nükleer enerjinin Türkiye’de kullanılmasını istemeyen, hükümetin nükleer enerji planlarından bir an önce vazgeçmesini talep eden 1 milyon kişi http://nukleer.greenpeace.org/’ da bir araya geliyor. Kampanyanın amblemi mutasyona uğramış bir kalp, sloganı ise “Nükleer ile yaşamaya hazır mısınız?” İnternet üzerinden yürütülecek kampanyanın öncelikli hedefi, şu anda hükümetin üzerinde karar vermeye çalıştığı nükleer santral ihalesini iptal ettirmek. Sonrasında ise nükleer enerji planlarını bir daha geri gelmeyecek şekilde tarihin tozlu sayfalarına göndermek.


Buğday Dergisi, yerini mevsim dönümlerinde yani üç ayda bir yayınlanacak olan Buğday Ekolojik Yaşam Rehberi’ne bırakıyor. Buğday Derneği üyelerine ve ilgi gruplarına ücretsiz gönderilecek olan rehber, ekolojik yaşamla ilgili güncel konulara ve herkesin uygulayabileceği pratik bilgilere yer verecek. Rehberin ilk sayısında Buğday Derneği’nden haberlerin yanısıra, İçimizden Biri, %100 Ekolojik Pazarlar, Doğal Tıp, Ay Takvimi, Tijen İnaltong’un hazırlayacağı Mevsimlik Sofralar gibi konular var. Güncel konularda ise permakültür ve son günlerde televizyon ekranlarında sıkça gördüğümüz “alışveriş” reklamı ele alınıyor. “Yapın! Gidin! Tıklayın! Görün!” bölümünde önümüzdeki üç ay boyunca hayatımızdaki yeşilin tonunu artıracak etkinlikler, söyleşiler, filmler vb. yer alacak. Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi uzmanları, bahçemizi veya balkonumuzu soğuyan havaya nasıl hazırlamamız gerektiğini anlatacak.

İstanbul'da Riva Deresi’ndeki kirlilik ve doğal yaşamın hızla tahrip edilmesine karşı Beykoz'da bulunan köylerde başlayan yerel hareket, sivil toplum örgütlerinin katılımıyla devam ediyor. Toprak Ana Platformu'nun koordinasyonunda tüm ilgi sahiplerinin katılımıyla düzenlenen toplantıların ikincisi 11 Ekim tarihinde gerçekleştirildi. Beykozlular, basın mensupları, sivil toplum kuruluşları ve Beykoz Belediyesi'nin katıldığı toplantıda Doğa Derneği Başkan Yardımcısı Bahar Bilgen, Derneğin Riva Deresiyle ilgili çalışmalarını aktardı. Toprak Ana Platformu Sözcüsü Cem Birder, “Riva havzası için harekete geçtik ve bundan sonra daha düzenli olarak yasal eylemlerimizi sürdüreceğiz. İlk olarak derenin temizlenmesi için çevre köylerde yaşayan ve dere ile birebir bağı olan insanlarımızı bilinçlendireceğiz. Ardından üniversitelerle birlikte hareket ederek derenin kirlilik ölçümlerini çıkartacağız. Daha sonra grubumuzla birlikte yasal eylemlerde de bulunacağız Riva’nın kurtarılması için ne gerekirse yapmaya hazırız ve başta Beykozlular olmak üzere tüm doğaseverleri bu hareketimizde bizim yanımızda olup dereye sahip çıkmaya davet ediyoruz” dedi.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...